yerler cam gibi, rüzgar içime işliyor ama direniyorum
karda yürümeye çalışmak...böyle durumlarda sanki yaşamımdaki tüm zorlukların yürüyüşümü başarıyla tamamlayışımla yok olacağına inanıyorum. ne garip tıpkı tüm insanların düşündüğü gibi belki de.
yalnızım o sokakta karın altında, adımlarım arkamdan beni takip ediyor, hızlıca düşen kar tanelerine direnebildikleri kadar, ömürleri o kadar işte
üşümek... hiç sevmedim üşüdükçe kendi uzuvlarını daha bir hissedersin üşüyen kolun, bacağın sana acı bir merhaba der. ama hangisi kötü biliyorum ruhun mu yoksa bedenin mi üşümesi... bir battaniye güz renklerinde...üşümemizi durduracak ama ya ruhumuzunkini?
30 Ocak 2012
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
D-Ö-N-Ü-Ş-Ü-M
uzun yıllardır birden dönüşen insanlar izledim... hep ilginç gelmiştir, küçük kasabalardan çıkan büyük kentlerde kendilerini bulduğunu san...
-
tavandaki ampülün tavana tutunan kısmı yamuk öylece sırıtıyor. aydınlatıyor ama, yani bir anlamda işini görüyor.ondan beklenen kadar. biz de...
-
"Ayaklarıyla ezip fıçıya mı bastılar seni Nefti kasnaklı bir fıçıya Aldırma, kara üzüm! Sen, o Kırmızı Şarabına doğru İçten içe ...
-
artık müzik çalıyor baş ucumda nihayet uykuya giden saniyeler melodilerin içinde geçmişte kalmış günlerde defalarca sahip olmaya çalıştığ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder