önce Urban'da "bir" masanın (müdavimleri bilir hangi masa olduğunu) cam yüzeyinin altında karşılaştık başı yana yatmış kapattığı gözleri ile.gözlerinin içini göremesem de ne kadar hüzünlü gelmişti. ardından bir blogda hayat hikayesi.
taptığım şehir Paris ve Paris'in taptığı kadın Kiki...
şimdi elimde hayat hikayesini anlatan muhteşem bir çizgi-roman ile duruyorum. nasıl bir heyecan anlatamam. onun hayatının içine girip günler ve geceler geçireceğim.
yavaş okumalıyım bu sefer ki daha keyifli olsun (hiç beceremedim ki bugüne kadar yine farklı olmaz ya neyse)
20 Haziran 2011
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
D-Ö-N-Ü-Ş-Ü-M
uzun yıllardır birden dönüşen insanlar izledim... hep ilginç gelmiştir, küçük kasabalardan çıkan büyük kentlerde kendilerini bulduğunu san...
-
bazen ne diyeceğinizi bilemezsiniz ama yine de dokunmak istersiniz tuşlara, anlamsız kelimeler dökülür parmak uçlarınızdan...başkalarına yok...
-
tavandaki ampülün tavana tutunan kısmı yamuk öylece sırıtıyor. aydınlatıyor ama, yani bir anlamda işini görüyor.ondan beklenen kadar. biz de...
-
"Ayaklarıyla ezip fıçıya mı bastılar seni Nefti kasnaklı bir fıçıya Aldırma, kara üzüm! Sen, o Kırmızı Şarabına doğru İçten içe ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder